Yakın bir tarihte McKinsey & Company ile yapılan bir röportajda, Abdul Latif Jameel Uluslararası Başkan Vekili ve Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Fady Jameel ve Abdul Latif Jameel Suudi Arabistan Başkan Vekili ve Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Hassan Jameel, Abdul Latif Jameel’in 75 yıllık geçmişi ve iş için gelecekte yatan fırsatlar hakkında konuştu. Röportajın tamamı, McKinsey’nin izniyle aşağıda yayınlanmaktadır – röportajı, burada orijinal konumunda okuyabilirsiniz.

Rivian elektrikli araçlar, yenilenebilir enerji yeniliği, ampirik hayırseverlik ve Nobel Ödülü’nün ortak noktası nedir? Liderleri, bu ortak noktanın Abdul Latif Jameel adında bir Suudi Arabistan şirketi ve bir ailenin amaç duygusu olduğunu söylüyor. Tanınmış Arap atasözü “Rüzgar esiyorsa, sürüklen” der.

Fikir, fırsatları ne zaman ortaya çıkarlarsa çıksınlar, hangi yönden gelirlerse gelsinler yakalamak ve nihai hedef belirsiz olsa veya rota yol boyunca değişse bile, akışlarının sizi ileriye itmesine izin vermektir. Rüzgarı yakalayın ve sürüklenin.

Bu göze basit gibi görünebilir. Aslında, günümüzün gittikçe karmaşıklaşan, acil tepki isteyen ve çeşitliliğe sahip küresel ekonomisinde, bu ilke kafa karıştırıcı olabilir. Rüzgarlar başladığında onları ne kadar erken tespit edebilirsiniz ve onları hangi yöne bakarak yakalamaya çalışırsınız? Yolculuğunuz başladıktan sonra ne kadar ilerlemek istersiniz? Ve belki de en önemlisi, karakterine akıllı risk alımını, görünümüne farkındalığı ve yön bulma duygusuna uzun dönemli bir pusulayı dahil eden bir organizasyonu nasıl kurarsınız? Gerçek şu ki, rüzgarları yakalamak, şans eseri sürüklenmekten ziyade yönünüzü bir amaç ile bulma anlamına gelir. Fırsatlara genellikle tesadüfen ulaşılamaz.

Kurucusunun adını taşıyan Abdul Latif Jameel (Mckinsey ALJ olarak kısaltıyor) yararlı bir örnek sunuyor. Kökeni Suudi Arabistan’da bulunan şirket, mütevazi bir benzin istasyonu olarak iş hayatına başlamasından bu yana 75 yıldan fazla bir süredir fırsat rüzgârlarını yönlendiriyor. ALJ’nin son yılı bir mükemmellik örneği gibi görünse de, sonuçların elde edilmesi yıllar aldı. Hem Ford hem de Amazon 2019’da, ALJ destekli elektrikli araç üreticisi Rivian’a yüz milyonlarca dolar yatırım yaptıklarını açıkladı; Amazon, ilk başta 100.000 araç satın almayı planlıyor. ALJ, sekiz yıl önce Rivian’ın ilk büyük yatırımcısıydı. Ekim 2019’da, Jameel aile hayırseverliği, Community Jameel tarafından desteklenen bir araştırma merkezi olan Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nde (MIT) Abdul Latif Jameel Yoksulluk Eylem Laboratuvarı’nın (J-PAL) iki kurucu ortağı 2019’da Nobel Ekonomi Ödülü’ne layık görüldü.

Ve bu büyük resmin sadece bir parçası. ALJ, çeşitli sektörler içinde 30 ülkede aktif bir şirkettir ve bu sektörlerin çoğu, enerji (belki de en önemlisi güneş enerjisi şirketi Fotowatio Renewable Ventures [FRV] olan), taşımacılık (Rivian ve Toyota distribütörlüklerinin yanı sıra Motory.com da Suudi Arabistan’da yer alan büyük ve daha da büyümekte olan bir çevrimiçi otomobil satış platformu), emlak, tüketici ürünleri ve finansal hizmetlerin de dahil olduğu uzun dönemli perspektiflere sahiptir.

Gelişmeler arasında şunlar da bulunuyor: Küresel bir hayırseverlik örneği olan Community Jameel, Jameel ailesinin açık amaç duygusunun bir tezahürü. Fady ve Hassan Jameel kardeşler, Jameel aile liderliğinin üçüncü neslidir ve şu anda ALJ başkan yardımcıları ve yardımcı yönetim kurulu başkanları olarak görev yapmaktadırlar. Yakın bir tarihte, McKinsey’den Ahmed Youssef ve David Schwartz ile birlikte McKinsey’in Londra’daki ofisinde, ALJ’nin operasyonları, felsefesi ve dünya üzerinde elde etmeyi umdukları etki hakkında konuşmak üzere bir araya geldiler.

The Quarterly:Eminim bir çok okuyucu Amazon’un Rivian ile olan girişimini okudu. Bu okuyucular sürdürülebilirlik konusuna ilgi duyuyorlarsa, FRV’yi bileceklerdir. Ayrıca, birlikte ortaklık yaptığınız iki adet önemli akademisyen olan Esther Duflo ve Abhijit Banerjee’nin Nobel Ekonomi Ödülünü almış olduklarını da duymuş olmaları gerekir. Ancak ALJ bu konuda göze çarpmamayı yeğledi. Şirketinizin hikayesini paylaşabilir misiniz?

Hassan Jameel: Büyükbabam 1945’te Cidde’de tek bir benzin istasyonu ile işe başladı. 1950’lerin ortalarında Toyota Motor Corporation ile temasa geçti ve Toyota araçlarını Suudi Arabistan’a ithal etmeye başladı. Babam ve amcalarım işin içine girdiler ve ALJ, Suudi Arabistan’da büyüdükçe Toyota ile olan ilişki de büyüdü. Orta Doğu ve Kuzey Afrika’da başka dağıtım ve perakende fırsatları bulmaya başladık. En büyük bağımsız Toyota distribütörlerinden biri olduk; bugün bile Toyota ile Kuzey Afrika, Türkiye, Çin ve Japonya’da ortaklık kuruyoruz. Zirvede olduğumuz noktada, dünya çapında yılda yaklaşık yarım milyon yeni araç sattık. Nitekim Japonya’da bir Lexus bayimiz de var ve bu Toyota’nın daveti ile oldu. Japonya’da Japon olmayan tek Lexus veya Toyota bayisi olmakla övünüyoruz.

Fady Jameel: Amcam 60’ların sonunda bir Toyota eğitim programına katılmak için Japonya’ya gitti ve babam orada üniversite okudu. O zaman Suudi Arabistanlı insanlar için bu eşi görülmemiş bir durumdu. Kardeşim ve ben de Japonya’da çok zaman geçirdik. Toyota’nın farklı yönetim ve eğitim sistemlerini denemeye istekli olduğumuzu düşünüyorum; onlar, bizi kanatları altına almak adına bilinçli bir karar aldılar.

Hareketlilikteki aksamaların bir parçası olmak istedik – aksaklıktan ziyade yıkıcı olma yollarını aradık.

Hassan Jameel

Hassan Jameel: Fady’nin dediği gibi, Toyota ile çok zaman geçirdik – Toyota’nın yöntemlerini öğrenmek ve kültürü benimsemek adına. Bugün fiziksel satış işlemleri mutlaka pozitif bir şey olarak görülmez fakat bizim yaklaşımımız bu. Dağıtım, lojistik, emlak, hizmet ve ağır operasyonlarda yer almaktayız. Kaizen [sürekli iyileştirme] ve bir şeyi sahaya çıkarak kendiniz tecrübe etmek anlamına gelen genchi genbutsu ilkelerinden oluşan Toyota yaklaşımını kullanırız. Bir raporda bir şey görürseniz, yerinizden kalkmanız ve o durumu görmeye şahsen gitmeniz gerekir. Bir lastikle ilgili bir sorun varsa, eğilip kendi ellerinizle dokunmalısınız. Ellerini kirletmeniz gerekir. Bir ofisten karar alamaz veya karar veremezsiniz. Bu ALJ’deki yaklaşımımıza uyuyor; çünkü ne de olsa işimizi operasyon olarak görüyoruz.

The Quarterly: Sektör ve coğrafya açısından nereden fırsat arayacağınıza nasıl karar veriyorsunuz?

Hassan Jameel: Fırsatlar gittiğiniz her yerde geniş. Otomobil üretimi ile ilgilenmek için yaklaşık sekiz yıl önce bilinçli bir karar aldık. 2012 yılında, Detroit yakınlarında bulunan elektrikli araç üreticisi Rivian’ın ilk büyük yatırımcılarıydık. Otomobillerdeki geçmişimiz sayesinde elektrikli araç alanına girmek istedik. Ayrıca çok büyük bir otomotiv, SUV ve pikap pazarı olan Amerika Birleşik Devletleri’nde de gelişme göstermek istedik. Hareketliliğe etki eden şeylerin bir parçası olmak istedik – etkiye maruz kalmaktan ziyade etki yaratma yollarını aradık. Şu anda hareketlilikte çok fazla öğe var: paylaşım ve selamlama, insurtech, fintech. Bizimki gibi şirketler gelecekte bizi nelerin beklediğini merak ediyorlar. Rivian gibi bir şirkete temiz bir sayfa ile yatırım yapmak, o sektördeki en son ve en büyük güçler hakkında bize fayda sağlıyor.

Fady Jameel: Ayrıca birkaç yıl önce yenilenebilir enerjiye girme konusunda da bilinçli karar verdik. Zaten bir süredir aklımızdaydı: bu yüzden küresel pazara hitap etmek için 2024 yılına dek, FRV adlı Madrid merkezli bir şirketi satın almaya ve 7,5 GW’lık bir hedef boru hattına sahip olmaya karar verdik. Enerji, çok güçlü hislerimizin olduğu bir sektör. Bunun uzun vadeli bir oyun olmasını seviyoruz. Kısa süreli yatırımlar yapabileceğiniz bir alan değil. İster Latin Amerika’da ister Avustralya’da olsun, size çok büyük bir coğrafi erişim sağlayan bir alan; çalışmak için iyi bir platform ve endüstri hızla büyüyor. Kimse nereye doğru yön alacağını tam olarak bilmiyor, ama bu bizim için ilginç.

2016 yılında Madrid’de bir tuzdan arındırma ve su arıtma şirketi olan Almar Water Solutions [AWS] kurduk. AWS’nin şu anda Orta Doğu, Afrika ve Güney Amerika’da ofisleri var. Şili’de ve Latin Amerika’nın başka yerlerinde madencilik veya diğer kullanımlar için endüstriyel su alanına da bakıyoruz. Bu daha uzun vadeli bir iş; bir tesisin kurulması dört ila beş yıl sürer. Bu sektörler, sadece coğrafi çeşitlilik değil, aynı zamanda etki açısından da gelecekteki işler bakımından önemlidir. İster kişisel ister endüstriyel açıdan olsun, enerji ve temiz suya büyük ihtiyaç vardır. İklim değişikliğinin 20 yıl veya 50 yıl içinde bir sorun olacağını söylerdik – ama bu sorunla şimdi karşı karşıyayız ve sürdürülebilirliği destekleyen sektörlerde olduğumuz için mutluyum.

The Quarterly: Bunlar aynı zamanda belirsiz alanlarda yer alan büyük, sermayesi yoğun işletmelerdir. Ne zaman yeni bir sektöre gireceğinize ve bunun ne zaman çok riskli olduğuna nasıl karar veriyorsunuz?

Hassan Jameel: Bizi 75 yaşında “işe yeni başlayan bir şirket” olarak düşünmeyi seviyorum. Başkanımız yani babamız, her zaman çok girişimci oldu ve bize gelecek nesil olarak hata yapma şansı verdi. Ve biz de bu hataları yaptık. Liderlerin risk alması çok önemlidir.

Fady Jameel: Popüler olan herhangi bir pazara doğrudan atlayamazsınız; 20 yıl içinde bu pazarın nereye geleceğini hayal etmeli ve bu fırsatla ilişkili riski ölçmeye çalışmalısınız. Hiçbir bilgimiz veya tecrübemiz olmayan endüstrilerde risk oranı çok yüksektir. Otomotiv çok iyi bildiğimiz bir iş alanı. Enerji ise yavaş yavaş dahil olduğumuz bir iş. Genel olarak, anlayabildiğimiz, alakalı işlere dahil olmayı seviyoruz.

Hassan Jameel: Elbette, Rivian’a yatırım yaptığımızda onlara boş bir çek vermedik ve “İşte başlıyoruz. Git bir araba şirketi kur ve bir fabrika al,” demedik. Birbirimizin güvenini kazanana kadar, birkaç yıl boyunca, dilimler ve yönetim ile aşamalar halinde iş yaptık. Bu riskleri “yapalım gitsin” dediğimiz noktalarda almıyoruz. Durum neredeyse metodik bir şekilde iyice hesaplanıyor.

Birçok aile şirketi için kültür şu anlama gelir: ‘Biz bunu yapıyoruz; sizin yapmanız gereken de bu; ve bu konuda sizi destekleyeceğiz,’ anlamına gelir. Bize gelince; iyi bir şey yaptığınız ve tutkulu olduğunuz sürece yapmanıza izin veririz.

Fady Jameel

Fady Jameel: FRV de buna benzer bir durumdu. İlk başta işi tam olarak anlamadık; alışık değildik. Bir alışma süresinin ardından, sonraki adımları atmaya karar verdik ve sonra çok daha büyük bir ölçeğe doğru genişledik.

The Quarterly: Yaklaşımınızın kilit bir unsuru “sadece yatırım yapmak” değil, ortak olmaktır. Bir partnerde hangi özellikleri arıyorsunuz?

Hassan Jameel: Rivian ile – evet, biz yatırımcıydık, ancak ortak olarak da birlikte çalışıyorduk. Her ay Detroit’teydim ve RJ Scaringe [Rivian’ın kurucusu ve CEO’su] ile yakın mesafede çalışıyordum. Çok fazla ortağımız yok, ama sahip olduğumuz kişilerle ilişkimiz çok yakın. Hayatımda, bir işi ters yüz etmek amacıyla elde ettiğimiz bir zamanı düşünemiyorum. Uzun vadeye baktığımız için başkalarının yapamayacağı kararlar verebiliriz. “Tamam, bu işi hadi iki yıl yapalım ve sonra çekilelim,” diye düşünseydik, FRV veya Rivian ile başarı kaydedemezdik.

Rivian’ı sekiz yıl boyunca gizli tuttuk çünkü esnemek için kaslarımız olana kadar kaslarımızı esnetmediğimizden emin olmak istedik. Amazon, Ford ve Cox Automotive gibi ortaklar da aramıza katıldığı için çok şanslıydık. Tüm ortaklarımız çok stratejik. Kimse hızlı gelir elde etme peşinde değil.

The Quarterly: Uzun vadedeki bu odaklanma, ailenizin hayırseverliğe yaklaşımı ve Community Jameel ile çalışmalarınız için de geçerlidir.

Hassan Jameel: Büyükbabam çok cömert bir adamdı. Geleneksel anlamda eğitim almamıştı – iş onun eğitimiydi – ama topluma geri bir şeyler vermenin değerini kabul eden biriydi. Sorunların ne olduğuna bakmaksızın, şehrindeki toplulukları elbette destekleyecekti. Duruma el atmaktan çekinmezdi. Dolayısıyla, topluma geri bir şeyler kazandırma konusundaki hayırseverlik kavramı 75 yıldır bir parçamız. Babam işin bir parçası haline geldikçe, hayırseverlik kurumumuz olan ve ekiplerin ana performans göstergeleri, ölçümler ve metriklere tabi tutulduğu Community Jameel’e damgasını vuran bu cömertliği ve hayırseverlik kavramını kurumsallaştırdılar.

Fady Jameel: Babam her zaman çocukları ve başkan yardımcıları olarak tutkulu olduğumuz konularda destek vermeye istekliydi. Hiç kimseyi bir yöne doğru itmedi, ama kapıyı bizim için açık bıraktı. Birçok aile şirketi için kültür şu anlama gelir: “Biz bunu yapıyoruz; sizin yapmanız gereken de bu; ve bu konuda sizi destekleyeceğiz.” Bize gelince; iyi bir şey yaptığınız ve tutkulu olduğunuz sürece yapmanıza izin veririz. Felsefemiz bu. Hayırsever çabalarımız ve topluma geri bir şeyler kazandırma, şirketin temel direkleridir.

The Quarterly: Ve “topluluk”un genişliği, örneğin MIT ile olan ilişkiniz gibi oldukça geniştir.

Hassan Jameel: Babam Muhammed Abdul Latif Jameel, MIT mezunudur. Kardeşim ve ben onun kadar akıllı değiliz, o yüzden oraya gitmedik. [Gülüyor.] MIT harika bir kurum. Üniversite ile bağışladığımız çeşitli laboratuvarları da içeren birçok işbirliğimiz var. Bu J-Lab’lar, yoksulluğa çare aramaktan büyük tatlı su krizine değinmeye kadar kritik konuları ele almak için dünyanın en iyi araştırmacılarını bir araya getiriyor. Herkes, herkes için daha iyi bir gelecek inşa etmek için aynı istek üzerine odaklanmakta.

Fady Jameel: 2005 yılında, Abdul Latif Jameel Yoksulluk Eylem Laboratuvarı, yani J-PAL adlı bir MIT laboratuvarı kurduk. Kurucu ortakları Abhijit Banerjee ve Esther Duflo, J-PAL’deki çalışmaları nedeniyle Nobel Ekonomi Ödülü’nü kazandılar ve onların hikayelerinin bir parçası olmaktan gurur duyuyoruz. Esther bu ödülü kazanan en genç kişi ve ikinci kadın.

J-PAL’ın yaptığı iş inanılmaz derecede güçlü. Örneğin Afrika bizim için önemli ve sıtma sorununu halletmek istiyoruz. Küresel sıtma ölümlerinin yüzde 90’ından fazlası Sahra altı Afrika’da ve bu sorunu çözmek için doğru yolun ne olduğu konusunda hâlâ çok fazla tartışma var. J-PAL, problemi çözmenin en etkili yolunu bilimsel olarak belirlemek için rastgele değerlendirmeler yapmak üzere bir ekip kurar. Örneğin, A yönteminin yüzde 50 etkili olduğunu söylerler. Yöntem B ise yüzde 80 etkili. Yöntem C ise yüzde 10. Hükümetler ve Nike Foundation ve Bill & Melinda Gates Foundation gibi vakıflar, “bu sorunu çözmek istiyoruz,” dediklerinde, J-PAL onlara şunu şöyle cevap verir: “bunu çözmenin en iyi yolu – yani paranızın karşılığını en iyi şekilde almak – B yöntemini kullanmaktır.”

J-PAL bugüne kadar 80 farklı ülkede çalışmıştır ve çalışmalarının 400 milyondan fazla insanı olumlu etkilediğine inanıyorum.1 Örneğin sıtma ile yapılan çalışmalar, hayat kurtaran ürünleri ücretsiz olarak sağlamaya yönelik yaklaşımın değişmesine yardımcı oldu, çünkü bilimsel olarak bu yaklaşımın ekonomik ve sosyal değerini gösterdik.

The Quarterly: Bunların hepsi, bu günlerde dünyanın dört bir yanındaki yöneticilerin zihninde yer alan bir konu olan amaç ve sonuç arasındaki kesişme ile ilgili. İş amacını nasıl görüyorsunuz?

ALJ küresel bir şirket ama köklerimiz derinden Suudi ve bu, tarihimizden bugün aldığımız kararlara ve geleceğe yönelik hırslarımıza kadar her şeyi etkiliyor.

Hassan Jameel

Hassan Jameel:Sonuç olarak, kar artık şirket için tek amaç olmaktan çıktı. Bir kuruluşun bir amacı olmalıdır ve kuruluşun sahipleri ve yöneticileri olarak bizlerin bunu hissetmemiz gerekir. Ancak, daha da önemlisi, çalışanlarınızın şirketin bir amacı olduğunu, sadece para kazanmak ve kar elde etmekle ilgili olmadığını bilmeleri ve hissetmeleri gerekir. Her gün işe gitme nedeninin ardında gerçek bir anlamın olması gerekir.

Kar, ne kadar iyi performans gösterdiğinizin bir göstergesidir, ancak sektörünüzdeki diğer sorunları da ele almak çok, çok önemlidir. Ailemizin sanat çabaları ve hayırseverlik çabalarımız en az kar oranımız kadar önemli. Evet, birçok insanın böyle söyleyeceğini biliyorum. Ama biz buna gerçekten inanıyoruz. Gerçekten kalbimize yakın bir inanç bu. Community Jameel aracılığıyla, Bab Rizq Jameel [BRJ] veya “Refahın Güzel Geçidi” adında bir sivil toplum alt kuruluşumuz da var. BRJ, kuruluşundan bu yana Orta Doğu ve Kuzey Afrika’da 900.000 adet iş yaratılmasına yardımcı olmuştur ve ana odak noktası, hem erkekler hem de kadınlar için mikrofinans veya eğitim yoluyla istihdam yaratmaktır. Bizden çok küçük bir kredi ile başlayan ve farklı boyutlarda işletmeler kuran bazı Suudi işadamları ve kadınlarıyla tanıştım. Yarattıkları değeri görmek, ilerlemeye devam etmek için bize güç sağlamaktadır.

The Quarterly: Suudi Arabistan’da bunun ortaya çıktığını görmek son derece ilham verici. Suudi Arabistanlı olmanın ALJ’yi şirket olarak nasıl etkilediğini düşünüyorsunuz?

Hassan Jameel: ALJ küresel bir şirket ama köklerimiz derinden Suudi ve bu, tarihimizden bugün aldığımız kararlara ve geleceğe yönelik hırslarımıza kadar her şeyi etkiliyor. Suudi Arabistan, sekiz yıl boyunca operasyonlarımızın, en büyük pazarımızın ve dünyaya açılma konumumuzun merkezi oldu. Suudi Arabistan’ın hikayesinin olumlu bir parçası olmaya kararlıyız.

Fady Jameel: Suudi Arabistan, sert, kuru bir çöl ülkesinden inşa edilmiş gelişen, genç ve hırslı bir ülkedir ve bence bu, azim ve inovasyonun Suudi halkının ve işletmelerinin DNA’sının temel bir parçası olduğu anlamına gelir. Suudi Arabistan aynı zamanda bir eritme potasıdır. Yerli halkın yanı sıra her yerden gelen insanlardan yetenek elde edebilirsiniz. İşe başlamak için harika bir yer. Başka pazarlara açıldığımızda, normalde mevcut olmayan bir kaynak havuzu kullanabildik.

The Quarterly: “Kaynaklardan” bahsetmeniz ilginç. Çünkü Batı’daki pek çok kişi tarafından algılanan – yoksa yanlış algılanan mı demeliyiz – ticaret akışının, Orta Doğu’dan dünyanın geri kalanına akan doğal kaynaklardan biri olduğu – tıpkı petrol gibi.

Hassan Jameel: En önemli kaynaklarımız insanlar ve fikirler. Firmamız, 60’lı yıllardan beri eğitim ve gelişime odaklanmaktadır. 80’li yıllarda ise satış ve satış sonrası faaliyetlere odaklanarak Suudi Arabistan’da önemli eğitim tesisleri kurduk. Bu tesisler hâlâ çalışmakta ve işimizin çok önemli bir parçası. Aynı zamanda genç Suudileri ve Suudi olmayanları Japonya’ya gönderdiğimiz programlarımız da var. Fady Avustralya’da eğitim gördü ve ben de Japonya’da, şirketler arası transfer anlamına gelen BİT adını verdiğimiz iş rolü için eğitim aldım. Meslektaşlar orada bir veya iki yıl görevlendirilir; eğitim alır ve geri dönerler.

Ön cepheyi güçlendirmek işimizin önemli bir yönüdür. Tabii ki çerçeveleri ve yönergeleri olan bir şirketiz. Ancak insanların karar alması ve şans alması için onlara alan bırakıyoruz.

Fady Jameel

Fady Jameel: Genç yaşta profesyonel ortamlara ve kültüre maruz kalmak önemlidir. Bu sadece kolej veya lisansüstü okul için yurtdışına gitmekle ilgili de değil. ALJ’deki meslektaşlarımız yurtdışında bir yıl veya daha fazla süre çalıştıklarında, inanılmaz bir dönüşüm geçiriyorlar. Ön cepheyi güçlendirmek işimizin önemli bir yönüdür. Tabii ki çerçeveleri ve yönergeleri olan bir şirketiz. Ancak insanların karar almaları ve şanslarını kullanmaları için onlara alan bırakıyoruz.

Ve çalışanlarımızın birçoğu harika şeyler yapmaya devam ediyor. Bir örnek vereyim: şirketimizdeki birkaç kişi Motory.com adlı bir web sitesi oluşturdu ve bu site, bugün Suudi Arabistan’ın en çok ziyaret edilen otomobil sitelerinden biri. Şu anda ortaklarla konuşma aşamasındayız ve bu işi genişletmek istiyoruz. Fırsatlar ara sıra ortaya çıkıyor ve üst düzey yöneticiler olarak rolümüz, bu fırsatları tanıdığımızdan ve değer bulabildiğimiz her yerde onları alıp büyümelerine izin verdiğimizden emin olmak.